Arnavutköy’ün Saklı Cenneti: Balaban Köyü

İstanbul’un kalabalığından, gürültüsünden ve betonlaşmasından uzaklaşıp nefes alabileceğiniz yerlerden biri: Balaban Köyü.
Arnavutköy sınırları içinde, göl manzarasıyla ormanın sessizliğini buluşturan bu köy, hem tarih kokuyor hem de doğanın hâlâ nefes alabildiği nadir noktalardan biri olarak öne çıkıyor.

Balaban Köyü’nün tarihi yaklaşık 200 yıl öncesine dayanıyor.
Balkan Harbi sonrasında Bulgaristan, Arnavutluk, Selanik ve Romanya’dan göç eden ailelerin yerleştiği köy, zamanla kendi kültürünü, geleneklerini ve yaşam biçimini oluşturmuş.
Bugün hâlâ o dönemin izlerini görmek mümkün: taş duvarlı evler, ahşap yapılar, dar sokaklar ve köy meydanı, geçmişten bugüne kalan sessiz tanıklar gibi..

Balaban Köyü, ormanlarla çevrili geniş bir alana yayılmış durumda.
Köyün etrafında yürüyüş rotaları, göl manzaralı seyir noktaları ve sessizliğiyle bilinen doğa yolları var.
Sabahları kuş sesleriyle uyanmak, akşam güneşini göl kenarında batırmak burada sıradan bir günün parçası.
Arnavutköy’de yaşayanlar için Balaban, hafta sonu nefes almak, doğayla yeniden buluşmak için ideal bir rota.

Balaban Köyü’nün en güzel yönlerinden biri, insanlarının sıcaklığı ve samimiyeti.
Ziyaretçilerle sohbet etmeyi, köyün tarihini anlatmayı severler.
Köy muhtarı İlker Yılmaz, köyün geçmişine, kültürüne ve bugününe ışık tutan değerli anlatımlarıyla köyün belleğini adeta canlı tutuyor.
Onun sözleriyle, Balaban “şehrin kalabalığına yakın ama ruhuyla çok uzakta bir köy”.

Eskiden köy ekonomisi tarım, hayvancılık ve mangal kömürü üretimi üzerine kuruluydu.
Bugün bu faaliyetlerin bir kısmı hâlâ sürerken, köy aynı zamanda ekoturizm ve doğa gezileri için de keşfedilmeye başlandı.
Köyün çevresindeki göl ve yeşil alanlar, fotoğrafçılar, doğa yürüyüşü yapanlar ve kampçılar için eşsiz bir durak haline geldi.

Balaban Köyü’ne ulaşım oldukça kolay.
İstanbul’un merkezinden, Arnavutköy yönüne doğru yaklaşık 30–35 dakikalık bir yolculukla ulaşılabiliyor.
İETT’nin 336A hattı Balaban – Mescid-i Selam güzergâhında hizmet veriyor.
Yani ister kendi aracınızla ister toplu taşıma ile gelseniz, bu huzurlu köye ulaşmak çok kolay.

Balaban Köyü, İstanbul’a çok yakın ama aynı zamanda ondan çok uzakta bir dünya.
Burada zaman biraz daha yavaş akar, rüzgâr biraz daha temiz eser, insanlar biraz daha içtendir.
Köyün sokaklarında yürürken tarihin kokusunu, doğanın sesini ve insan sıcaklığını aynı anda hissedersiniz.